kızlık zarı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kızlık zarı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28.02.2021

Kızlık Zarı, Kadın Bedeni ve Toplumsal Baskılar:



Dr. Öğr. Üyesi  Ayşe Konaç
Türk Toplumunda Kızlık Zarının Önemi 

Kızlık zarı, toplumda kadınlara yönelik birçok psikolojik baskının bir örneğidir. Genellikle, vajinanın enfeksiyonlardan korunması amacıyla doğuştan gelen bir yapı olarak kabul edilir. Ancak, kızlık zarının formu ve işlevi çeşitlilik gösterebilir. Bazı kadınlar doğuştan esnek bir kızlık zarına sahipken, bazılarında ise kapalı ve kalın bir yapı bulunabilir.

Özellikle gelişmekte olan toplumlarda, kızlık zarıyla ilgili yanlış inanışlar ve toplumsal baskılar nedeniyle kadınlar ciddi sorunlarla karşılaşabilmektedir. Bu yanlış inanışlar, kızlık zarının bozulması veya kanama olmaması durumunda kadının masumiyetini sorgulayan kültürel normlara dayanmaktadır. Ne yazık ki, bu tür yanlış anlayışlar ve baskılar kadına yönelik şiddet vakalarına hatta cinayetlere bile yol açabilmektedir.

Bu bağlamda, kızlık zarının gerçek önemi ve işlevi, bilimsel ve tıbbi açıdan yeniden değerlendirilmelidir. Kadınların bedenleri ve cinsel kimlikleri üzerindeki toplumsal baskılardan arınmaları için eğitim ve farkındalık çalışmaları büyük önem taşımaktadır.

Detaylı Bilgi İçin:

Sitemizi Ziyaret Edin

İletişim Bilgileri:

TELEFON ☎ 0212 660 88 46

MOBİL TELEFONU ☎ 0533 136 39 80 ☎ 0538 274 14 13
Daha Fazlası

Kızlık Zarı Diktirmek Günah mı? Kızlık Zarının Dinimizdeki Önemi ve Toplumsal Etkisi




Kızlık Zarı Diktirmek Günah mı?
Dinimizde Kızlık Zarının Önemi Nedir?
Dr. Öğr. Üyesi Ayşe KONAÇ

Ülkemizde ve diğer Müslüman ülkelerde kızlık zarı hala çok önem taşımaktadır. Bir yandan evleneceği erkeğin bakire olması koşulu, aile ve toplum baskısı diğer yandan tecavüz, spor ya da düşme gibi kaza sonucu ya da çok aşık olup evlenme hayalleri kurarken yapılan hatalar sonucunda terk edilen genç kızlar içten içe çok büyük sorunlar yaşamaktadırlar ya intihar edecek, ya aile tarafından öğrenilirse töre gereği öldürülecek , ya düğün gecesi kocası tarafından evine geri gönderilecek ya da öldürülecek v.s.                               

Öte yandan dinimizde kızlık zarı diktirmenin  günah olup olmadığı ayrı bir merak konusudur.

'Kızlık zarı' fetvası ilahiyatçıları böldü'
Mısır Baş müftüsü'nün Kızlık zarı diktirmek helaldir. Ancak kocalarına söylemeleri gereksiz. Bu bir dürüstlük sorunu değildir" şeklindeki fetvası Türkiye'de tartışma yarattı.

İlahiyatçılardan Zekeriya Beyaz "Bir sıkıntıyı ortadan kaldırmak için yapılabilir. Bence diktirmek günah değildir" derken Beyza Bilgin ise karşı çıktı. "Doğru değil, zinaya teşvik eder" diye eleştirdi

Mısır Baş müftüsü Ali Cuma'nın yayınladığı "Kızlık zarı diktirmek helaldir" fetvası Türkiye'de de tartışmalara yol açtı.
 "Sebep ne olursa olsun, bekaretini yitiren kadınlar, kızlık zarı diktirme operasyonu geçirebilirler. Ancak evlenecekleri adama söylemesinler. Bu bir dürüstlük sorunu değil" diyen Baş müftü'ye, Türkiye'den destek verenler de oldu, karşı çıkanlar da. İlahiyatçılardan radikal açıklamalarıyla tanınan Prof. Dr. Zekeriya Beyaz, "Bence diktirmek günah değildir" derken Prof. Dr. Beyza Bilgin ise böyle bir fetvanın zinaya teşvik edeceğini söyledi. Kadın örgütleri ise fetvayı "ikiyüzlü bir ahlak anlayışı" olarak değerlendirdi. İlahiyatçıların ve Diyanet'in görüşü şöyle:

"GÜNAH DEĞİL"

*Zekeriya Beyaz (Emekli öğretim üyesi): Zaten Türkiye'de bu yapılıyor. Kulağımıza geliyor. Bizler de duyuyoruz. Ama bu konuda benzer bir fetva Türkiye'de verilemez. Teşvik anlamı taşır. Dilediğiniz gibi yaşayın, evleneceğiniz zaman diktirin mesajı verilir. Hoş olmaz. Ama bence kızlık zarını diktirmek günah değildir.
Bir sıkıntıyı ortadan kaldırmak için yapılabilir. Zaten evlenmeden önce kişinin vücudunda bir operasyon yapılması kimseyi ilgilendirmez.

"ZİNAYI TEŞVİK EDER"

*Beyza Bilgin (A.Ü İlahiyat Fakültesinde öğretim görevlisi): Bekaretin bozulması zina sonucu olmayabilir. Küçük yaşlarda ya da gençken insanın başına istenmeyen şeyler gelebilir. Bu durumda tıbbi operasyonlar yapılabilir. Bunlara herkes rıza gösterir. Ancak evlenmeden önce kocanıza da söylemeyin. Bunun bir de dürüstlük boyutu var. Kocasına söylemeden içi rahat edebilecek mi? Tamamen vicdanla ilgili bir mesele.

"NİKÂH ESASTIR"

*Fahri Kayademir (İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı): Kişi evlenmiş boşanmıştır. 'Eski hayatımı saklayacağım' der ve böyle bir operasyon geçirebilir. Ancak evlilik dışı girilen ilişkiyi hiçbir din onaylamaz. Bunun adı zinadır. Her dinde nikah esastır. Nesli korumak esastır. İsteyen herkes istediği ile ilişkiye girerse nesil bozulur. Babanın, amcanın kim olduğu bilinmez. Tıpçılar bile bugün cinsel yolla bulaşan hastalıkları önlemek için 'tek eşlilik' öneriyor. Nikahsız yapılan cinsel ilişki, sonradan da böyle bir operasyon kabul edilebilir değildir.

*Ayşe Sucu (Diyanet İşleri Kadın Kolları Başkanı): Dünyanın ve özellikle Müslüman ülkelerinin üstesinden gelmekle karşı karşıya bulunduğu çok daha önemli problemler var. Bunlar üzerinde yoğunlaşılması gerekirken böyle bir mevzuyu konuşmak bizi belirsizliklere götürür. Bugün İslam ülkelerinin halini düşünecek olursak nelerle ilgilendiğimiz ortada. Halbuki İslam aleminin koca koca sorunları var. Artık başımızı iki elimizin arasına alarak düşünmemiz gerekiyor.

"İKİYÜZLÜ BİR AHLAK"

*Selen Doğan (Uçan Süpürge yetkilisi): İkiyüzlü ahlaka somut bir örnek arasak bundan iyisini bulamazdık. Fetva Mısır'dan çıkmış olsa da ahlak ve namus meselesinde benzer görüşler, benzer sözler her yerde biz kadınların karşısına çıkıyor. Kadın bedeni üzerinden yürütülen söylem, bazı toplumların içine öyle sinmiş ki kadınların mağduriyetini her gün biraz daha katlıyor. Ayşe Karabat'ın yazısındaki son sözleri ben de yinelemek isterim: "Bekareti dert edinen erkekler, iyi yolda değilsiniz."

Ceyda KARAASLAN – ANKARA  http://arsiv.sabah.com.tr/2007/03/06/gun118.html

Detaylı Bilgi İçin:
Sitemizi Ziyaret Edin
www.drayse.com

İletişim Bilgileri:
TELEFON ☎ 0212 660 88 46
MOBİL TELEFONU ☎ 0533 136 39 80 ☎ 0538 274 14 13
Daha Fazlası

Kızlık Zarı Nedir ve Nasıl Bir Yapıya Sahiptir?


Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Konaç
Kızlık Zarı: Nedir ve Nasıl Bir Yapıya Sahiptir?

Kızlık zarı, vajinanın girişinden yaklaşık 1-2 cm içeride bulunan ince bir membran şeklindedir. İçerisinde ince damarlar ve sinir dokusu bulunur. Bu zarın kısmen damarlanması azdır, bu yüzden dikildiğinde uzun süreli tutması zor olabilir. Ayrıca içinde sinir dokusu olduğundan, zar bozulduğunda hafif acı hissi oluşabilir.

Himenin farklı yapıları vardır ve nadiren bazı genetik hastalıklarda doğuştan kızlık zarı bulunmaz. Kızlık zarı bazen tamamen kapalı olabilir. Bu durumda genç kız, uzun bir süre adet görmeyebilir ancak kasık ağrıları ve dolgunluk hissi yaşayabilir. Doktora başvurduğunda yapılan muayenede, adet dönemlerinde kızlık zarının tamamen kapalı olduğu için dışarıya kan akışının engellendiği görülür ve bu durumda kanın dışarıya çıkabilmesi için cerrahi bir işlem gerekebilir (himenotomi).

Eğer bu konuda daha fazla bilgi almak istiyorsanız, yazının devamını okuyabilir veya bir uzmana danışabilirsiniz.

Detaylı Bilgi İçin:

Sitemizi Ziyaret Edin: 
www.drayse.com

İletişim Bilgileri:
TELEFON: ☎ 0212 660 88 46
MOBİL TELEFONU: ☎ 0533 136 39 80 ☎ 0538 274 14 13
Daha Fazlası

Gerdek Gecesi ve Kızlık Zarı: Bilmeniz Gerekenler




Dr. Öğr. Üyesi Ayşe KONAÇ
Gerdek Gecesi
İlk Gece Ve İlk İlişki

Gerdek gecesi ve kızlık zarıyla ilgili bilgiler. İlk ilişkide kanama olmayabilir, esneklik ve hazır olma önemlidir. Yırtık durumunda kanama süresi ve tedavi yöntemleri. Başarılı bir ilk ilişki için önemli ipuçları.

Kızlık zarı vajina girişini kısmen kapayan, oldukça ince bir zardır. Tümden kapalı olması imkansızdır. Âdet kanı oradan akacaktır. Kızlık zarı aralığı kiminde çok küçük, kiminde nispeten geniş olur. Kimi kızlık zarı oldukça kalın, kimisi ipinceciktir. Ne var ki kızlık zarı elastik bir dokuda olduğu için zardaki aralık, kas gevşetmesi ile ya da penisin zorlamasıyla genişleyebilir. Aralık, penisin zorlamasıyla genişlerse, bu durum biraz kanamaya ve geçici bir ağrıya neden olur, ama vajinanın kendisi herhangi bir zarar görmez.

İlk İlişkide Kanama Olmaması
İlk cinsel ilişkide kanamanın olmaması, kültürümüzde ve diğer bazı kültürlerde kadının bakire olmadığının bir kanıtı olarak kabul edilmektedir. Bu çok büyük bir yanılgıdır. Her kadının anatomik yapısı birbirinden farklıdır ve kızlık zarı bazı kadınlarda o kadar esnektir ki, penis içeriye girdiğinde, ve özellikle de vajina giriş bölgesi yeterince kayganlaşmışsa kızlık zarı yırtılmadan kalır. Bu duruma her 100 genç kızdan birinde ve belki daha fazlasında rastlanabilir. Bazı kadınlarda da kızlık zarının üzerinde yer alan damar yapıları çok az olduğundan, zar yırtılmasına rağmen gözle görülebilen bir kanama gerçekleşmeyebilir. Bazı durumlarda ilk cinsel birleşme birinci denemede ve sonraki birkaç denemede gerçekleştirilemeyebilir. Bunun en sık görülen nedeni sanıldığı gibi kızlık zarının kalın olması değildir. En sık görülen neden, genç kadının kendini cinsel ilişkiye hazır hissetmemesidir. Bu durumda kadın kendini gevşetmeyecek, vajinanın girişinde yer alan güçlü kaslar kasılı kalacak ve vajina giriş bölgesinde yeterince kayganlık sağlanamayacağından penisin vajinanın girişinde yer alan kas ve kızlık zarı engelini aşması zor olacaktır. Erkek böyle bir durumda genç kadının canının yandığını hissettiğinde belli bir süre sonra girişimden vazgeçecektir. Ender görülen bir neden de kızlık zarının gerçekten kalın olmasıdır. Jinekoloji kliniğine “ilk ilişkiyi başaramama” nedeniyle başvuran kadınların bir kısmının özgeçmişinde arka arkaya yapılan ilişki girişimleri sonuçsuz kalmıştır ve muayenesinde de gerçekten kızlık zarı kalındır. Bu durumlarda bazen ufak bir cerrahi müdahale ile kızlık zarının doktor tarafından açılması gerekebilir.

İlk Gece Kanaması Ne Kadar Sürer?
Kızlık zarının yırtılması esnasında bazen yırtık kızlık zarından vajinaya doğru genişleyebilir. “Deflorasyon kanaması” (deflorasyon kızlık zarının yırtılması anlamına gelen bir kelimedir) olarak adlandırılan bu durum hemen her zaman ön sevişmenin yetersiz olduğu, kadının kendini yeterince hazır hissetmediği bir zamanda, erkeğin “sert hareketlerle” cinsel ilişki denemesinde bulunmasından kaynaklanır. Çoğu durumda erkek kadının ağrı duymasına duyarsız bir şekilde girişimi sürdürmüş ve “yırtık” olması gerekenden daha büyük olmuştur.

Normalde kızlık zarı bozulduğunda kanama en geç yarım saatte durur. Geniş bir yırtık oluştuğunda ise ya hemen başlayan şiddetli bir kanama, veya ilişki bitmesine rağmen uzun bir süre devam eden bir kanama söz konusudur. Yapılan jinekolojik muayenede yırtığın yeri tespit edildikten sonra lokal anestezi, veya geniş yırtıklarda genel anesteziyle yırtık onarılarak kanama durdurulur.

Kanama miktarı fazla değilse, her ilişkide oluşan kanama kısa süreliyse endişelenecek bir durum yoktur. İlk ilişkiden sonra kanamadan korkarak ilişkiden kaçınmanın anlamı yoktur. İstenildiği kadar ilişkiye girilinebilir. Oluşan kanama aşırı değilse endişelenmeye gerek yoktur.

Başarılı bir “İlk Gece” için kadının yapması gereken, eşine hazır olduğu veya henüz hazır olmadığı mesajını net olarak verebilmesi, ön sevişme aşamasının kontrolünü kendi eline almasıdır. Erkek ise kadının kendisinden farklı olan doğasını kabul etmeli, bir kadının cinsel ilişkiye hazır olmasının erkekten daha uzun sürdüğü gerçeğini göz önünde bulundurmalıdır. Daha sonraki ilişkilerin aynası olabilecek bu ilk ilişkide erkek, kadının gevşemesi ve rahatlaması için elinden geleni yapmalı, sabırlı olmalıdır.

Detaylı Bilgi İçin:

Sitemizi Ziyaret Edin: 
www.drayse.com

İletişim Bilgileri:
TELEFON: ☎ 0212 660 88 46
MOBİL TELEFONU: ☎ 0533 136 39 80 ☎ 0538 274 14 13
Daha Fazlası